Mehmet Altaş (Köşe Yazısı) TEKİRDAĞ BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ ŞEHİR TİYATROSU - İNSAN OLMAK - Tekirdağ Canlı HaberTekirdağ Canlı Haber

9 Mayıs 2024 - 16:52

Mehmet Altaş (Köşe Yazısı) TEKİRDAĞ BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ ŞEHİR TİYATROSU – İNSAN OLMAK

reklam
Mehmet Altaş (Köşe Yazısı) TEKİRDAĞ BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ ŞEHİR TİYATROSU – İNSAN OLMAK
Son Güncelleme :

14 Haziran 2023 - 12:02

678 views
reklam -->

Kabalığı yenmek, katılığı yumuşatmak, hoyratlığı atmak, hödüklükten sıyrılmak, hamlığı olgunlaştırmak, kalınlığı inceltmek, çiğliği pişirmek, sertliği tatlılaştırmak, sivriliği yuvarlamak, hırtlığı bırakmak, pürüzleri törpülemek, kiri yıkamak, pası kazımak, çirkinliği güzelleştirmek, dalkavukluktan iğrenmek, çıkarcılıktan arınmak. İNSAN OLMAK. Türk tiyatrosunun yetiştirdiği Büyük sanatçı Muhsin ERTUĞRUL böyle tanımlamış TİYATRO SANATINI.

ŞEHİR TİYATROLARI:

Tiyatro yaşamın iz düşümüdür. Şehir tiyatroları bulunduğu kentin ocak başıdır. Orda söylenir kentin en güzel türküleri. Orda okunur manileri. Orda anlatılır en güzel masalları. Ağıtlar orda yakılır. Dramlar, destanlar orda kurgulanarak sunulur kentin insanlarına. İki kalas, bir heves sahneye tutunan sanatçılar bu duygular ile buluşur şehrin tiyatrosunun sahnesinde. Perdelerini bu coşkuyla açarlar. Sevinçlerini, hüzünlerini O sahnede yaşar, yaşatırlar, paylaşırlar.

Sahne, sanatçı ve kentin insanı ayrılmaz bir üçlüdür. Şehri tiyatro sanatı ile yoğur, şekillendirir ve çağdaşlığın aydınlık kapısını aralar. Her perde açılışında biraz daha ileri götürür. Tiyatronun ramp ışıkları ile aydınlatır ŞEHRİ.

GÖZLERİMİ KAPARIM VAZİFEMİ YAPARIM

Tekirdağ Şehir Tiyatrosu 7 Mayıs’ta perde dedi. İlk oyun. İlk heyecan. Murat ATAK yönetiminde Haldun DORMEN’in ünlü oyunu GÖZLERİMİ KAPARIM VAZİFEMİ YAPARIM. Oyunun müziklerini Cem İDİZ, Müzik Direktörü Salih DEMİRCİ, Kostüm Kreatörü Funda ÇEBİ, Dekoratör Büşra Eroğlu Doğan, Koreograf İhsan BENGİER, Işık Tasarımı ise Burak GÜLÇEBİ yapmıştır.

Oyun epik bir tiyatro denemesi olarak kurgulanmış ve sahneye uyarlanmıştır. Müzik ve dans ve koreografi ile donatılmıştır. Müzikler, dans ve koreografi ile oyun görselliğin yanında etkileyici mesajlarını da izleyiciye kolayca ulaştırabilmektedir. Nitekim Epik Tiyatronun en büyük özelliği de; sahneye ve yaşama eleştirel bir gözle yaklaşabilmektir.Sahnede yapılanın bir oyun olduğunu izleyiciye hatırlatabilmek, izleyiciyi gözlemci yaparak onu etkin bir konuma sokarak bir yargıya varması istenir.Bertolt Brecht “ Burası bir tiyatro sahnesi, sizler izleyicilersiniz.” diyerek izleyiciyi oyunun dışında tutar. Epik Tiyatro’da klasik tiyatrodaki gibi izleyicinin kendisini oyun içinde hissetmesi istenmez. İzleyici bir gözlemcidir. Oyun ile ilgili karar verici olması istenir. Olaylar ve durumlar bölüm sahne sahne verilir. Arada bir şarkılar söylenir. Müzik eşliğinde danslar yapılır. Anlatıcılar devreye girer. İzleyici tam bir gözlemci olarak kalmaya zorlanır. İzleyiciyi düşündürür. Olayları nasıl değiştirebileceği düşüncesine yöneltilir.

Gözlerimi Kaparım Vazifemi Yaparım oyunu Haldun Dormen tarafından 1964 yılında yazılmış ve ilk kez Ulvi Uraz Tiyatrosu tarafından İstanbul Devlet Tiyatrosu -Küçük Sahnede sergilenmiştir. Daha sonra Haldun Dormen tarafından 12 Mart Muhtırasından sonra, 12 Mart Muhtırası sonrası da hicvedilecek şekilde yeniden gözden geçirilerek güncellenmiştir.

Oyunun yazarı Haldun TANER’in deyimi ile;”Gözlerimi Kaparım Vazifemi Yaparım’ın ana teması da yanlış bir koşullandırma. Oyunun ekseni küçük, ezik bir adam. Kapsadığı süre yakın Cumhuriyet Tarihimizin yetmiş yılı. Dekoru Türkiye ve Yakın Doğu Haritası. 31 Mart’tan, 12 Mart’a kadar oynanan siyasi oyunların zengin arka fonu önünde çeşitli dönemlerin, çeşitli koşullandırma evrelerinin kurbanı küçük ezik adamın acı komedyasını izliyoruz.

Oyunun kahramanları Efruz ile Vicdani, aynı mahallede doğup büyüyen iki arkadaş. Bu iki arkadaşın yaşam hikayeleri içerisinde Osmanlının son dönemi ile yakın Cumhuriyet tarihimizin 12 Mart sonrasına varan dönemi hiciv eder. Firuz’un oğlu Efruz göz açık, işini bilen, girdiği her ortamda insanları nasıl idare etmesini bilir, kendini yalanları ile kabul ettirir bir karakterdir. Vicdani ise dürüst, çevresinde etliye sütlüye karışmayan, her şeyden önce vatanı için yaşayan, dürüst, fakat saf bir karakterdir. Bu yüzden etrafındaki dönen dolapları bilemez, asla akıl erdiremez. Bu iki karakter yaşamın içinde zaman zaman yolları kesişerek yaşayıp giderler. Her yollarının kesişmesinde Efruz gemisini yürüten kaptan, vicdani ise gemide garip bir yolcudur. Aslında Efruz ve Firuz karakterinin hayat serüvenleri içinde Cumhuriyetimizin yirminci yüzyılının analizi yapılmaktadır

Tekirdağ Büyük Şehir Belediyesi Şehir Tiyatrosunun ilk oyunu olarak seyircisine sunduğu ilk oyun olan “GÖZLERİMİ KAPARIM VAZİFEMİ YAPARIM” oyunun finalinde bize verdiği mesaj “GÖZLERİNİZİ KAPAMAYIN GEREĞİNİ YAPIN” İşte bu duygular ile ayrıldık salondan.

Tekirdağ Büyük Şehir Belediyesi’nin kuruluşunun yaklaşık dokuz yıllık bir geçmişi var. Kurulduğu günleri hatırlarsak doğru dürüst hizmet binası bile yoktu. Belediyecilik hizmetleri açısından on bir ilçenin altı yapısı, üst yapısında sorumluluğu vardı.  Bu süreç içerisinde kuruluşunu tamamlayıp sürdürdüğü altı yapı ve üst yapı hizmetlerinin yanında Eğitim, Kültür,  sanat kurumları olarak çok önemli bir mesafe almıştır. On bir ilçemize yapmış olduğu okul binaları yanında dört ilçemize kültür merkezi, kendi hizmet binası içerisine aynı zamanda tam donanımlı çok amaçlı salonu tesis ederek Tekirdağ için uzun yıllardır özlemi duyulan şehir tiyatrosunu kazandırmıştır. Şehir tiyatrosu salonun adını ise uzun yıllar Tekirdağ’da amatör olarak tiyatroya gönül vermiş rahmetli Yılmaz İÇÖZ’ün adının verilmesini de anlamlı buluyoruz. Tiyatroya verilen bir ömrün vefa olarak karşılık bulması olarak algıladık. Tiyatro salonunun fuayesine de Tekirdağ Saray İlçesi Büyük Yoncalı Beldesinde doğup büyüyen ve Ülkemizin tanınmış tiyatro ve sinema sanatçısı Mürüvet Sim’in adının verilmesi  ayrı bir anlam katacaktır diye düşünüyorum.

Tekirdağ Büyük Şehir Belediyesi-Şehir Tiyatrosunun perdelerinin açıldığı ilk oyunun finalinde söz alan Büyük Şehir Belediye Başkanımız Kadir ALBAYRAK kültür ve sanat adına iki müjde daha vermiştir. Evet yıllardır eksikliği hissedilen, Milli Bayramlarımızda Şanlı Bayrağımız göndere çekilirken kayıttan okunan İstiklal Marşımız artık Tekirdağ Büyük Şehir Bandosu eşliğinde okunacaktır. İlk gösteri 30 Ağustos törenlerinde gerçekleşecektir. Diğer müjde ise Kent Orkestrası. Önemli günlerde, Milli Bayramlarda, Anma günlerinde, Festivallerde Tekirdağ Büyük Şehir Belediyesi Kent Orkestrası konserlerini dinleyeceğiz. İlk gösteri Otuz Ağustos Zafer Bayrama kutlama etkinlikleri.

Kültür ve sanata yapılan yatırım insana yapılan yatırımdır. Başta Büyükşehir Belediye Başkanımız Kadir ALBAYRAK olmak üzere tüm emeği geçenleri kutluyoruz. Yürekten alkışlıyoruz. Tekirdağ halkını da özellikle şehir tiyatrosunun oyununu izlemeye davet ediyoruz.

Güven Tekirdağ Gazetesi 33. Sayısından alınmıştır.

TEKİRDAĞ CANLI HABER

reklam

YORUM YAP

YASAL UYARI! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen kişiye aittir.
reklam-->
reklam