-->

Bu ülkede birçok deprem yaşandı, en yıkıcılarından biri 1999’daki 17 Ağustos depremiydi. Ancak, bu felaketlerden ders çıkarılmadı; çarpık kentleşme hızla devam ediyor. Şehirlerde boş araziler yerini apartmanlara bırakıyor, ancak bu yapılar genellikle düzensiz ve kötü konumlandırılmış. Mühendislik kadar, yapıların yerleşimi de önemlidir. Plansız şehirlerde huzur ve güvenlikten söz edilemez. Özellikle gece sokaklarda dolaşmanın zorluğu, plansız kentleşmenin getirisidir.

Belediyeler ve çevre şehircilik bu sorunun farkında, ancak rüşvetlerin cazibesi ve aç gözlü müteahhitler nedeniyle bu duruma göz yumuluyor. Şehir Plancıları ve Peyzaj Mimarları, şehirlerin düzeni ve doğa ile uyumunu sağlamak için kritik rol oynar. Ancak, bu meslekler ülkemizde yeterince değer görmüyor. Peyzaj Mimarları ve şehir plancılarının emekleri göz ardı ediliyor, hatta bu uzmanlara hakaret ediliyor.

Çarpık kentleşme devam ettiği sürece, felaketlere davetiye çıkarıyoruz. İhmaller ve düzensizlikler, insanları beklenmedik bir anda, beklenmedik bir şekilde öldürüyor. Birçok kişi, ev alarak güvence sağladığını düşünüyor ama bu evler bazen hayatlarını sonlandırabiliyor.

Düzensiz şehirler ve ihmaller, insanları beklenmedik bir şekilde hayattan kopartır. Bir ev alırsınız ama bir gün bu ev size ölüm getirebilir. Evi yapanlar, genellikle bu tehlikeden uzak yaşar ve depremleri haberlerde öğrenir. İşin kalitesizliği, kazanç hırsıyla gizlenir ve mimarlar, mühendisler ve teknikerler düşük ücretlerle çalıştırılır.

Bazı kişiler, işten anlamayan ve dolayısıyla işlere karışmayacak, genç ve güzel olması kriteri taşıması yeterli olan fakat resmiyette yetkisi olmayan fakat var gibi gösterilecek bölümlerden mezun taze mezunlarla çalışmayı tercih ediyor. Bu kişilerde, sadece kağıt üzerinde tecrübe gösterip, çevrelerine de çalışıyor imajı veriyorlar. Ancak ne teknik bilgileri var ne mezun olduğu bölümün imza yetkisi. Bunlar şantiyenin içinde böylesine ciddi bir yerde ciddiyetsizce, içeride iş adı altında ne yaptıkları ve ne çevirdikleri belli olmayanlardan. İnsan hayatını etkileyecek işin ciddiyeti ne işi teklif eden ahlaksızın umurunda ne de kabul eden zeka, ahlak ve karakter yoksununun ne de defalarca şikayet etmeme rağmen çevre ve şehirciliğin.

Bir xox kişisinin yaptığı iş sadece Instagram profilinde hiçte utanmadan çevresindekilere iş yapıyormuş gibi; kafasında baret, yüzünde makyaj, arkada saçma sapan efektlerle hikaye atıp kendini sergileyip, arada bir şantiye çevresindeki alakalı alakasız şeyleri hikaye atmaktan ibaret. Bu kişi teknik bilgiye sahip değil ama inşaat sürecinde denetim yapar ve onay verir. Gerçekten işin ciddiyetini bilen işçiler, bu tür kişilerin altında çalışmak zorunda kalır ve işin kalitesizliği nedeniyle büyük tehlikelerle karşılaşır.

Bu kişiler genellikle sorumluluktan kaçınır ve başlarına bir şey gelmez. İşverenleri, gerekli denetimleri yapmamasının faturasını keseceği, fedai olarak gördüğü masum kişileri kullanır ve aklanır. Sonuç olarak, bu tür süreçler ve çarpık kentleşme, evlerimizi tehlikeli hale getirir ve felaketlere zemin hazırlar.

Yine bu xox kişisi, kendi mezun olduğu bölümünde bir yere gelememişken, Peyzaj Mimarlığında yüksek lisans yapmaya kalkışıyor. Artık nasıl bir değersizlik içinde yaşam sürdüyse hocası sınıfta yokken kendini hoca gibi göstererek, öğrencilere üstünlük taslamaya kalkıyor. Ancak, tez yazma konusunda yetersiz olduğu için başarısız oluyor. Yine de, Instagram profilinde yüksek lisans yaptığını belirtmek için “MD Landscape Architecture” ifadesini kullanıyor. Bu tür kişiler, gerçek yetkinlikten uzak olup, sosyal medya üzerinden kendilerini yanıltıcı bir şekilde tanıtıyorlar.

Şehir Bölge Planlama ve Peyzaj Mimarlığı gibi bölümlerin önemi geç anlaşılacak, bu da birçok sorunun ortaya çıkmasına neden olacak. Ancak, önceden küçük adımlar atmak bile önemli değişiklikler yapabilir ve hayatlar kurtarabilir. Diğer bölümlerden ve apartman üniversitelerinden gelen kişilerin yüksek lisans ve doktora yapmalarının önüne geçmek, bu bölümlerin kalitesini korumak için kritik öneme sahiptir. Bu kişilerin, bölüm mezunlarının yüksek lisans ve doktora haklarını kısıtlaması da büyük bir sorun teşkil ediyor. Umarım bu sorunlar çözülür ve nitelikli mezunlar hak ettikleri fırsatlara kavuşur.

Güven Tekirdağ Gazetesi’nin 61. Sayından alınmıştır.

TEKİRDAĞ CANLI HABER