


İstisnasız herkes yaşadığı yerin güzelleşmesi, daha da yaşanabilir olmasını ister.
Kim istemez ki daha iyi şartlarda eğitim almayı ya da en güzel şekilde istediği şeyi yapabileceği ortamları bulmayı.
Ancak konu ülkemiz özellikle de yerel olunca biz bu durumu bir lütuf gibi görmeye başlıyoruz.
Maalesef ki hep iyi örneklerle değil de en kötü örnekle kendi durumumuzu karşılaştırıp daha iyisini istememek için şükrediyoruz!
Yetiştirilme tarzımız hep bu yönde.
Böyle olunca da yerimizde sayıyoruz.
Yerelde incelediğimizde bu durumu değiştirebilecek kişiler, genelde şehrin seçilmişleri, atanmışları, yöneticileri gibi gözüküyor.
Ancak aslında değiştirebilecek kişiler bizleriz.
Kendi işimi yaparken meslektaşlarımın da özellikle köşe yazılarını okur, düşüncelerini, dile getirdiklerini takip ederim.
Geçtiğimiz günlerde Timuçin Çınar’a ait bir yazıda karşıma çıktı. “Dinledik Hocamızı (!)” başlığı ile hastanelerden bir türlü alınamayan randevuları konu edinmiş.
Yaşadığı olayı bizzat anlatırken sistemin acı gerçeğini de ortaya koyup devlet hastanesi doktorunun özele yaptığı yönlendirmeye vurgu yapmış.
Aslında çok çok önemli bir konuyu yazmış. Hatta aylardır bizim de yaşadığımız bir sorunu dile getirmiş. Fakat yazının kıymetine ulaşacak desteği görmediğini fark ettim.
Evet yazı beğenilmiş ancak kitlesel bir tepkiye dönüşmemiş. Haliyle de bu işin başındaki kişilere “Halkın tokadı” mesajı iletilememiş.
Sevgili meslektaşlarım, değerli okurlar, siyasi parti temsilcileri, sivil toplum kuruluşları. İşte bu noktada devreye sizler girmek zorundasınız!
Sistemin sorunlarının düzelmesi için birimizin yaptığı tespiti sorun çözülene, çözüm noktasında gerekli mercilere ulaşmasına ve onların da gerçekten işlerini yapıp sorunu çözmelerine kadar konuyu gündemde tutmalıyız.
Bir kere soruna değinip susmamalı ya da başından sonuna kadar 3 maymunu oynamamalıyız. Karalılıkla üstüne yürümeli arkasında durmalıyız.
Sistemdeki sorunların değişmesini istiyorsak birbirimize destek olmak zorundayız.
Bu ülke de bu şehir de yaşadığımız o küçücük mahalle de bizim.
Daha önce de söylediğim gibi “Ben yazarsam haber siz arkasında durursanız gündem olur”
Güzel şeyler için birlikte hareket etmenin şimdi tam zamanı!
Saygılarımla…
Güven Tekirdağ Gazetesi’nin 69. sayısından alınmıştır.
TEKİRDAĞ CANLI HABER