KADINA ŞİDDET KONUSU NUSRATLI’DA HER AÇIDAN DEĞERLENDİRİLDİ - Tekirdağ Canlı HaberTekirdağ Canlı Haber

27 Temmuz 2024 - 05:45

KADINA ŞİDDET KONUSU NUSRATLI’DA HER AÇIDAN DEĞERLENDİRİLDİ

reklam
KADINA ŞİDDET KONUSU NUSRATLI’DA HER AÇIDAN DEĞERLENDİRİLDİ
Son Güncelleme :

17 Haziran 2022 - 16:20

158 views
reklam -->

Tekirdağ Büyükşehir Belediyesi ile Tekirdağ 29 Ekim Kadınları Derneği işbirliğinde Av. Meral Özdemir, Psikolog Meltem Şentürk ve Prof. Dr. Gamze Varol, Kadına yönelik şiddetin hukuksal, psikolojik ve sağlık açısından değerlendirilmesi konusunda Nusratlı’daki kadınlarla bir araya geldi.

Nusratlılı kadınların büyük ilgi gösterdiği etkinlikte kadınların olduğu yerde başarı mutlaktır diyen Tekirdağ Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Albayrak; “Tekirdağ Büyükşehir Belediyesi olarak çalışmalarımızı adalet ve eşitliği temel alan bir anlayışla yürütüyoruz. Bu kapsamda kadınların toplumda daha fazla yer alması için önemli projeleri hayata geçirdik. Kadın Danışma Merkezlerimiz bu projelerimizden en önemlileridir. Ben, 29 Ekim Kadınları Derneği ile birlikte düzenlediğimiz bu önemli etkinliğe katılan tüm vatandaşlarımıza teşekkür ediyorum, her şey gönlünüzce olsun” dedi.

Başkan Albayrak’ın ardından 29 Ekim Kadınları Derneği Başkanı Seval Eşer de konuyla ilgili bir açıklama yaparken; “Bizler, 29 Ekim Kadınları Derneği olarak, her köyde sizlerle buluşmak adına bu tür etkinliklere devam edeceğiz. Amacımız sizlerin bilgilenmesini sağlayarak bir nebze olsun sizlere yardımcı olmak. Gösterdiğiniz yoğun ilgiden ve katılımınızdan dolayı çok teşekkür ederim” diye konuştu.

“HAKLARINIZI BİLİRSENİZ ŞİDDET MAĞDURİYETİNİZİ HAFİFLETEBİLİRSİNİZ”

Konuyla ilgili bilgilendirmelerin çok etkili olduğuna değinen ve aile birlikteliğinin korunmasıyla ilgili hukuksal bilgiler veren Av. Meral Özdemir; “Aile içi şiddet konusunda yakınlarının bu tarz muameleye kaldığına şahit olmuşuzdur, oluyoruzdur. Bu gibi durumlarda hukuksal bağlamda neler yapabiliriz biraz ona değinmek istiyorum. Toplumumuzda şiddet olayları çok yaygın. Şiddetin önlenmesi ile ilgili hukuksal haklarınız konusunda bilgi vereceğim. Ekonomik ve psikolojik şiddet de şiddet kavramının ana başlıkları arasında yer almasına rağmen fiziksel şiddet kadar etkisini göstermemektedir. Ailenin geçimini kasıtlı olarak sağlamamak ekonomik şiddettir. Aile bireylerini yakınlarıyla görüştürmemek, yasaklar koymak da psikolojik şiddettir. Her hangi bir biçimde şiddete uğrayan kişiler, kendisi şikayet edemese bile bundan haberdar olan herhangi biri şiddete uğrayan kişi ile ilgili başvuru yapabilir. Bununla ilgili kolluk kuvvetlerimiz gerekli işlemi başlatacaklardır. Kolluk birimlerimizin doğrudan doğruya koruma kararı verme yetkisi var. Direk Aile Mahkemesi’ne başvuru yoluna da gidip koruma kararı çıkarabilirler. Koruma kararı çıkarma konusunda herhangi bir başvuru ücreti söz konusu değildir ve bir delil, şahit, tanık, rapor da gerekmiyor. El yazınızla yazdığınız bir dilekçe sorunun çözümü için yeterli olacaktır. İlk başvuruda 3 aydan 6 aya kadar şiddetin yoğunluğuna göre koruma tedbiri veriliyor. Diyelim ki 3 ay koruma kararı çıkartıldı. 3 ayın sonunda hala şiddet devam ediyorsa koruma kararının süresi uzatılabilir. Şiddeti uygulayan kişi koruma kararı süresi içerisinde eylemlerini devam ettirirse; 3 günden 10 güne kadar doğrudan hapis cezasıyla cezalandırılır ve bu ceza paraya çevrilen bir ceza çeşidi değildir. Tekrarı halinde 15 günden 30 güne kadar doğrudan hapis cezası ile cezalandırılır. Hiç kimse bu hapis cezalarıyla karşılaşmak istemez. Dolayısıyla sessiz kalarak bu şiddetin sürekliliğine lütfen boyun eğmeyiniz. Bu bağlamda İstanbul Sözleşmesi Aile Birlikteliğinin Korumasına dair çok önemlidir. İstanbul Sözleşmesi’nin sonuna kadar arkasında durmalıyız” ifadelerini kullandı.

ŞİDDET MAĞDURLARI NE YAPMALI?

Şiddetin toplum genelinde normalleştirilmesinden yakınan Psikolog Meltem Şentürk ise “Psikolojik şiddet, şiddet türleri arasında oran bazında değerlendirecek olursak ilk sırada yer alıyor. Çünkü kadın maruz kaldığı şiddet türünü anlamlandırmakta güçlük çekiyor. Eşim beni kıskanıyor, ekonomik olarak zor durumda o nedenle böyle davrandı gibi çıkarımlarda bulunuyor. Dolayısıyla maruz kaldığı durumun psikolojik şiddet olduğu konusunda net bir yargıya varamıyor. Şiddet türleri çok fazla ilk sırada yer alan psikolojik şiddeti fiziksel şiddet ve ekonomik şiddet takip ediyor. Şiddet gören kişi, sığınma evi, geçici korunma altına alınma, şiddeti uygulayan kişiyi evden uzaklaştırma talebi, sağlık sigorta hakkı yoksa bunun talebi, vekâlet talebi, ortak edinilmiş mallar üzerine şerh talebi, adres ve kimlik bilgilerinin gizliliği talebi gibi haklara sahiptir. Şiddet gören kişi, barolara, sağlık kuruluşlarına, belediyelerin kadın dayanışma merkezlerine, sivil toplum kuruluşlarına, kolluk birimlerine, şiddet önleme ve izleme birimlerine, kaymakamlıklara başvuruda bulunabilir. Eğer kişi dışarı çıkacak durumda değilse Alo 183 Sosyal Destek hattına ya da 112 Acil Çağrı Merkezine başvurabilir. Bunların dışında KADES (Kadın Destek Uygulaması) denilen uygulamayı kullanarak da şiddet ihbarında bulunabilirler.” şeklinde konuştu.

“KENDİNİZİ ÖNEMSEYİN”

“En son ne zaman kendi sağlığınız için bir şey yaptınız?” sorusuyla konuşmasına yön veren Prof. Dr. Gamze Varol; “Meme Kanseri, Rahim Ağzı Kanseri, Kolon Kanseri taramalarınızı yaptırdınız mı? En son ne zaman tansiyonunuza, şekerinize baktırdınız? Çocuğunuz ve eşiniz için endişelenirken ne zamandır kendinizi ihmal ediyorsunuz? Durup düşünmeliyiz kendimize hak ettiğimiz sevgiyi saygıyı ne zaman gösterdik? Hekim olarak herkese kendi sağlığının peşine düşmesini anlatmama rağmen kendime gereken ilgiyi göstermediğimi fark ettim. Biz kendimizi önemsemezsek başkaları bizi önemsemez, lütfen kendimizin farkına varalım. Ücretsiz meme, rahim ağzı ve kolon kanseri taramalarınızı yaptırmanız konusunda sonuna kadar destekçinizim, gerekirse otobüs ayarlayarak herkesi bu taramalara götürme konusunda yardımcı olabilirim” ifadelerini kullandı.

Özlem Gürakar / TEKİRDAĞ CANLI HABER

reklam

YORUM YAP

YASAL UYARI! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen kişiye aittir.
reklam-->
reklam