-->

Bugün biraz canınızı sıkacağım.

Aslında her zamanki gibi gerçekleri söyleyeceğim ve gerçekler de yine canınızı sıkacak hatta acıtacak.

1 kişinin bile hayatına dokunabilecek bir değişikliğe sebep olabilirsem ne mutlu bana…

Hepinizin bildiği gibi deprem ülkesiyiz.

Her an, her yerde farklı şiddetlerde depremler oluyor, olmaya da devam edecek.

Tekirdağ’da yaşayanlar olarak korktuğumuz nokta aslında deprem değil sonrası…

Herkes kendince önlem aldı, alıyor, almaya çalışıyor.

6 Şubatta yaşanan 7.7 ve 7.6’lık depremler bir nebze olsun uykudan uyanmamızı sağlasa da geçen 6 aylık süreç bizi yeniden uykuya dalmaya ikna etti gibi.

O depremlerin ardından bir anda gerçekleşen üst düzey toplantılar, yapılan planlar, şehri kurtaracak sözde adımlar kısacası her şey yine durdu.

Sanırım yeni bir deprem olması ve o deprem sonrasında aynı görüntülerin verilmesi bekleniyor!

Yaşayacağımız “Büyük Marmara Depremi” ni düşünelim.

Tüm yardımların İstanbul’a gideceğini, bizlerin burada çaresiz günlerce kalacağımızı sanırım hepimiz biliyordur.

Şehirlerimizin içinde alternatif yollar bile yok. Küçücük bir binanın yola yıkılması bile şehrin tüm hareketini bitirecek.

Büyüklerimizi düşünmeyin ya da aramızda hali vakti yerinde olan nadir kişileri…

Onlar çoktan planını yaptı.

Lüks villalarında, bağ evlerinde, yazlıklarında tüm stoklarını tamamladılar.

Peki siz ne yaptınız?

50 yıllık binanızdan daha sağlam bir yere taşınabildiniz mi?

Tabii ki hayır.

Çünkü deprem yönetmeliğine uygun yapılan yerlerde 1 yıl önce ortalama 3 bin lira kira alınırken şu an 15-16 bin TL oldu.

Çoğumuzun böyle bir kira ödeme gücü yok.

Deprem çantası hazırlamışsınızdır.

Peki günlerce dayanabileceğimiz bir erzak stokumuz var mı?

Tabii ki yok. Çünkü o da ekonomiye kurban gitti.

20 TL’ye aldığımız konserve ton balığı bile 70 TL’den başlar oldu sadece 1 yıl içinde…

Ekonomiye çok girmeyeceğim zaten o konunun uzmanları aramızda bile çok fazla var!

Şehrin yöneticileri, büyükleri, önde gelenleri…

Evet kendinizi kurtarmak için tüm hazırlığınız tamam.

Peki ya halkı kim kurtaracak?

6 Şubatta yaşanan ve 11 ili etkileyen depremlerde insanlar bağıra bağıra öldü.

Çoğu kurtarılabilecek haldeyken günlerce gelmeyen bir türlü yeterli olmayan yardımlar yüzünden hayatta kalabilecekken bu dünyadan gittiler.

Biz de her geçen saniye yaklaşan “Büyük Marmara Depremi”nde aynı şekilde ölmek istemiyoruz!

Artık bu şehir için bir şeyler yapın. Bu şehrin insanına değer verin.

Bütçelerinizi depremin hasarını azaltacak yatırımlar yapmaya göre ayarların.

Duyun bu halkın sessiz çığlığını; bizi enkaz altında kalmadan şimdiden kurtarın!

Sevgili vatandaşlar,

Lütfen siz de bu konuda ısrarcı olun. 2 tane plastik parka kanmayın artık.

Ya da seçim zamanı yapılan 3-5 koli erzak yardımına.

Açın gözünüzü artık açın!

Kendiniz için olmasa da geleceğinizi düşünüp çocuklarımız için hesap sorun!

Enkaz altında kalıp keşke demeden önce bu sese kulak verin.

Şehrimizi, kendimizi, sevdiklerimizi, geleceğimizi hep birlikte kurtaralım…

Saygılarımla…

Güven Tekirdağ Gazetesi’nin 38. sayısından alınmıştır.

TEKİRDAĞ CANLI HABER