Mehmet Altaş (Köşe Yazısı) KADINLARA YEREL SEÇİMLERE KATILMA HAKKI TANINMASININ 94. YILDÖNÜMÜ VE 31 MART YEREL SEÇİMLERİNDE KADIN BAŞARISI - Tekirdağ Canlı HaberTekirdağ Canlı Haber

27 Temmuz 2024 - 06:50

Mehmet Altaş (Köşe Yazısı) KADINLARA YEREL SEÇİMLERE KATILMA HAKKI TANINMASININ 94. YILDÖNÜMÜ VE 31 MART YEREL SEÇİMLERİNDE KADIN BAŞARISI

reklam
Mehmet Altaş (Köşe Yazısı) KADINLARA YEREL SEÇİMLERE KATILMA HAKKI TANINMASININ 94. YILDÖNÜMÜ VE 31 MART YEREL SEÇİMLERİNDE KADIN BAŞARISI
Son Güncelleme :

21 Mayıs 2024 - 15:42

275 views
reklam -->

Sosyolog, tarihçi ve akademisyen kimliği olan, Atatürk’ün manevi kızı Afet İnan; ders verdiği sınıfta bir belediye başkanlığı seçimi denemesi yaptırır. Biri kız ve diğeri erkek öğrenci olmak üzere iki aday vardır. Oylamanın ardından sonuç açıklanır. Seçimi kız öğrenci kazanması, özellikle kız öğrenciler arasında büyük bir sevinç dalgasına yol açar. Bu güzel seçim sonucu üzerine Afet Hanım’da seçilen öğrenciyi kutlar. Bir erkek öğrenci ayağa kalkar;

Hocam, özür dilerim ama bu uygulama kanuna aykırı. Çünkü kadınların ne seçme hakkı var, ne de seçilme. Kız arkadaşlar boşuna sevindiler. Kız arkadaşlarımızın verdiği oylar ve kız arkadaşımıza verilen oylar geçersizdir. Seçimi erkek arkadaşımız kazanmıştır” der.     

Bu sözler karşısında Afet Hanım adeta donakalmıştır, erkek öğrenciler ise sevinç içinde ayağa fırlamıştır. Afet Hanım bu utanç ve üzüntüyle köşke gitmek istemez. Marmara Köşkü’ne giderek orada bir süre yalnız kalmak ister. Biraz sonra Gazi, İçişleri Bakanı Şükrü Kaya ile birlikte Marmara Köşkü’ne gelir. Gazi, mahsun oturan Afet Hanımı görünce şaşırıp “Ne oldu?” diye sorunca Afet Hanım olayı anlatmak zorunda kalır: “Çok üzüldüm. Çok utandım. O erkek öğrencim kadar hak sahibi olmadan o sınıfta ders vermeyeceğim” derken gözleri dolar.    

 Şükrü Kaya onu şu sözlerle avutmaya çalışır;    

Belediyeler Kanunu tasarısı Mecliste görüşülüyor. Belki bu mecliste kadınların seçim hakları da ele alınabilir”.

Afet Hanım sesini yükseltir;

Bu hak tasarı hazırlanırken düşünülemez miydi? Düşünülmesi gerekmez miydi? Cumhuriyet halk idaresidir diyoruz, halk yalnız erkeklerden mi ibaret?

Şükrü Kaya durumu toparlamaya çalışırken Gazi;

Sus Şükrü Bey, lafı gevelemenin alemi yok, Afet haklı” der.

Gazi ve Afet Hanım birlikte yeni yapılan Türk Ocağı binasını görmeye giderler. Çok beğenirler.                      Gazi Afet Hanım’a döner ve şöyle der:

Şimdi beni iyi dinle, kadınlarımız Çanakkale Savaşı sırasında, cephe gerisinde gönüllü hemşirelik yaptılar, evlerini yaralılara açtılar, askerlere torba torba armağan yolladılar. Milli Mücadelede yalnız cephane taşımakla kalmayıp silahlanıp dövüştüler. Erkeksiz kalan köylerde her işi üstlendiler, işçi taburlarında görev alıp siper kazdılar, askere çamaşır yetiştirdiler. Demiryolları tamir edilirken işçi olarak çalıştılar. Şimdi de dağ köylerine okuma yazma öğretmeye koşuyorlar. Kadınlarımıza çok şey borçluyuz. Borcumuzu ödeyemedik. Yüzlerce yıllık kemikleşmiş anlayışı yıkmak kolay değil çocuk. Seçme ve seçilme hakkı istiyorsan. Bu öyle kızıp üzülüp kızmakla olmaz. Düşünceni savunacaksın.”

Bu sözler üzerine şaşıran Afet Hanım, “Ben mi? Nasıl” diye sorar. Gazi ona dönerek

 “Otur çalış, konuyu iyice incele, sonra da bu güzel salonda konferans vererek hakkınızı iste, yetkilileri demokrasinin  gereğini  yerine getirmeye davet et” der.                            

KONUŞACAKSIN!”  

Gazi’ konuşacaksın’ demişti. Onun sözünü dinlememek olmazdı. Çalışmaya başladı. Gazinin çeşitli konukları çağırdığı bir toplantıda kadınlara seçme ve seçilme haklarının tanınması konusu konuşuldu ve tartışıldı. Kimi bu hakkı vermekte geç bile kalındığını söylüyordu, kimi de kadınlara seçme, hele seçilme hakkı verilmesinin doğru olmayacağını savunuyordu. Afet Hanım, bu konuşmalardaki kadın karşıtlığını bariz olarak gördü. Misafirler gidince Gazi, Afet’e bu konuyla ilgili olarak şu öğüdü verdi;

Konuşmaları dinledin. Senin gibi düşünenler var. Kadın haklarından yana olduğumu bildikleri halde, kanılarını inat ve azimle savundular. Tek çare bunları ikna etmektir. Başka çare yok. Emir kulu değil ki bu insanlar. Onun için dinleyicilerini düşüncene kazanmaya çalış[1].

İşte o tarihi günleri Afet İnan şöyle anlatır:

3 Nisan 1930’da Türk Ocağı merkezinde ilk konferansımı vermiştim. Konu Türk Kadınlarının seçim haklarına ait idi. Bu konu üzerinde o zaman çok heyecan ve ilgi duyuyordum. Musiki Muallim Mektebinde Tarih ve Yurt Bilgisi dersleri okuturken, karşımdaki öğrenciler, kanun karşısında eşit olmayan durumda idiler. Ben erkek ve kız öğrencilere vatandaşlık hak ve görevlerinden söz ederken ve onlara ders uygulaması yaptırırken bu eşitsizliği bir öğretmen sıfatıyla ortadan kaldırıyor ve örneğin oyları cinsiyet farkı gözetmeksizin verdiriyordum. Bu doğaldır ki bir ders uygulamasının ötesine geçmiyor ve erkek öğrencilerin bazen var olan kanunu göz önünde tutarak, itirazına maruz kalıyordum. Vatandaşlık hak ve görevlerinden kadın ve erkeğin eşit olmasını, Atatürk’e söylüyordum. O sıralarda Belediye Kanunu’nun değişmesi konusu konuşuluyordu. Atatürk’ün etrafında toplanıp bu konu tartışıldığında, bu hakkın kadınlara verilmemesi taraftarı olanların savunması karşısında, verilmesi gereğini öne süren devlet adamlarımız da vardı. Bu konuda her gün yeni yeni kitaplar okuyor ve dünya kadınlarının bu bakımdan durumunu inceliyordum. Topladığım bu bilgileri bir konferans haline getirerek Türk Ocağı salonunda  Atatürk’ün hazır bulunduğu bir toplantıda okumuştum. Bu yazılardaki amacım, Türk Kadınlarına da seçme ve seçilme hakkının verilmesi idi. Atatürk bu fikri bana telkin etmekle beraber, kamuoyunda akisler yapmasını sağlamak için de, bu konuşmaların basına yansımasını sağlamıştı[2].

Atatürk’ün bu konuyu ortaya atmasıyla bu düşünceyi devlet adamlarımız ve aydınlar arasında olgunlaştırmak istemesi, bazı hukukçularımız tarafından desteklenmekte ve yayınlara konu olmakta idi. İşte bu arada, bir yıl önce Meclise verilmiş olan Belediye Kanunu görüşmeleri tamamlanmış ve kadınlar da seçme ve seçilme hakkı tanınmıştır.  3 Nisan 1930

İlk seçilen Belediye Başkanı ise Artvin Yusufeli ilçesine bağlı Kılıçkaya Beldesi’nde Sadiye Ardahan olmuştur. Kadınlara Muhtar seçilme hakkı ise 6 Ekim 1933 tarihinde 2349 sayılı kanunla verilmiştir. İlk Kadın Muhtar Aydın Çine İlçesi Demircidere Mahallesi’nde Gül Esin Aydın’dır.

ÜLKEMİZ VE İLİMİZDE 31 MART YEREL SEÇİMLERİNE DAMGA VURAN KADIN ADAYLAR:

İşte kadınlarımıza yerel seçimlerde seçme ve seçilme hakkının verilmesinin 94. yıldönümünde yapılan 31 Mart Yerel seçimlerinde 5’i büyükşehir belediyesi, 6’sı il belediyesi ve 64’ü de ilçe belediye başkanı kadın adaylar arasından seçilmiştir. İlimizde ise Büyükşehir Belediye Başkanlığına Candan Yüceer (CHP), Ergene Belediye Başkanlığına Müge Toprak Yıldız (AKP), Malkara Belediye Başkanlığına da Nergiz Karaağaç Öztürk (CHP) ilk kez kadın Belediye Başkanı olarak seçilmişlerdir. Süleymanpaşa Belediye Meclis üyeliklerine ise Büşra Nur Pelen, Filiz Öregen, Nurcan Balıbey(CHP), Nihal Köşdere (AKP) Belediye Meclis Üyesi olarak seçilme başarısı göstermiştir. Süleymanpaşa’da Şebnem Çalışkan Namık Kemal, Gülden Türkcan Topağaç, Dilek Çelik Cumhuriyet, Necla Pınar Çınarlı, Mine Güneşken Altınova, Gülcay Sakarya İstiklal, Selin Başaslan Denizci Değirmenaltı Mahallelerine muhtar seçilmeyi başarmışlardır. 31 Mart yerel seçimlerinde Belediye Başkanlıkları, Belediye Meclis üyeliklerine ve Muhtarlıklara seçilen kadın adayları kutluyor ve kendilerine başarılar diliyoruz.

¹- Turgut Özakman Cumhuriyet s.362

 2-Afet İnan Atatürk hakkında hatıralar ve belgeler s347  

Güven Tekirdağ Gazetesi’nin 56. sayısından alınmıştır.

TEKİRDAĞ CANLI HABER


 

 

reklam

YORUM YAP

YASAL UYARI! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen kişiye aittir.
reklam-->
reklam