-->

Ne seçimi olursa olsun sonuçlar belli olduktan sonra her şeyin bitmesi.

Özelikle şehrimizde gözlemlediğim bir durum bu.

Kaybedenin tarihe gömülmesi,

Kazananın ise süresi boyunca koltuğunda rahat bir yaşam sürmeye yeltenmesi…

Hayır arkadaş, durun! Orada bir yanlış var!

***

Son birkaç aydır Tekirdağ’ın gündemini oda seçimleri oluşturdu.

Her seçimde olduğu gibi kazananlar, kaybedenler, küskünler, yeni ittifaklar, siyasi destekler, hatta sırf sevmediği kişi koltuktan insin diye ya da koltuğunu kaptırmamak için düşmanıyla işbirliği yapanlar…

Nitekim seçimlerin çoğu sonuçlandı.

Kazananları tebrik eder çalışmalarını sürdürecek olanlara başarılar dilerim.

Öyle ya da böyle bir sonraki seçime kadar koltukları garanti.

Sürsün herkes keyfini.

Peki ya kaybedenler?

Evet anlık kızgınlıkları, üyelere sitemleri, yarı yolda bırakılmış yalnız kalmış hissetmeleri bittiyse;

Asıl şimdi çalışma zamanı.

Seçim biter, geçim başlar. Çok doğru.

Fakat sizin kaybettiğiniz seçim asıl şimdi başlıyor. Nasıl mı?

***

Neredeyse tüm oda seçimlerini takip ettim. Hiçbir seçimde de taraf olmadan sadece gözlemledim.

Kaybedenler için birçok etken vardır ancak bana göre en büyük hata planlama yapılmaması ya da bir plana sahip olunmamasıydı.

Siyaset ve taraf olma baskılarını bir yana ayırarak konuşuyorum.

Seçime nasıl olsa daha çok var diye düşünenler, son birkaç ayda çalışmaya başlayanlar, şakşakçıların gazına gelip kendini bir şey sananlar, herkese mavi bocuk dağıtıp herkesi kendi yanında zannedenler, rakip analizi yapmayanlar, üyeleri ile iletişim kuramayanlar, hatta üyelere seslenirken neler konuşacağını belirleyemeyip, gelecek tepkileri nasıl yönlendireceğini bilmeyerek kürsüde hata üstüne hata yapanların çoğu kaybetti.

Daha bunlar gibi onlarca şey yazabilirim. Hatta tek tek analiz de yapabilirim. Yazımın kişisel algılanmaması için şimdilik değinmeyeceğim ama isterseniz görüşüp konuşabiliriz.

Tüm bunların temeline indiğimizde aslında büyük bir planlama zafiyeti ortaya çıkıyor.

Konu ekip işine geliyor.

Şakşakçıları demiyorum. Zaten onlar siz istemeseniz de hemen çevrenizde bitiyor.

Profesyonel ekip ya da diğer bir tabirle danışmanlık.

Çok ince bir çizgi bu.

Son dakikada gel benim yanıma bir şeyler yapalım diyeceğiniz birileri değil.

Kurumunuzun ya da kendinizin parasını saçacağınız takım elbiseli, her dediğinizi alkışlayan “Padişahım çok yaşa” diyen biri hiç değil.

Yola çıkarken sizin atacağınız 5 adım sonrasını size hazırlayan bir danışmanlık…

***

Kaybedenler biliyorum yeniden başlamak, çok zor.

Ancak başarı çok şanslı değilseniz böyle yollardan geçiyor.

Seçiminize 3 yıl mı var. Son 3-5 ay kala çalışmaya başlamanızın sonucunu zaten gördünüz.

O yüzden2 buçuk sene sonra ya da yarın değil; bugün başlayın.

Tavsiyem sizin için analizler yapacak ve o 5 adım sonranızı planlayacak bir danışman edinmeniz.

Şimdiden sanki 3 ay sonra seçim varmış gibi hazırlanın.

Göreceksiniz seçim geldiğinde tüm rakipleriniz bir araya gelse de sizi deviremeyecek.

Çektiğiniz zorluklar, sizin için taca dönüşecek.

Eğer bunları yaparsanız zaten o koltuğu da hak edeceksiniz.

İlk tebrik de benden olsun.

Yeni dönemde başkanlığınız hayırlı uğurlu olsun…

Saygılarımla